Yeni bir başkomisere hazır mısınız? Gamze Başkomiser.
.
Şehrin çeşitli yerlerinde bulunan ölülerin tek bir ortak yönü var: Alınlarındaki delikler. Üstelik canlıyken yapılmışlar. Kurbanların acı çığlıkları daha sokaklarda yankılanıyor. Gamze Başkomiser ile yardımcısı ise ölenlerin ardındaki yok denecek denli az kanıtı bir araya getirip suçluya ulaşmaya çalışıyorlar. Ancak bu gözü dönmüş kimse, kendisini çok iyi saklıyor.
.
Başkomiser kıvrak zekâsıyla ipuçlarını izlemeye çalışsa da yeni ölüler peşi sıra gelmekte. Ölenlerin yakınlarıyla, eşleriyle yapılan görüşmelerde ise kadına şiddete uzanan birtakım sonuçlar elde ediliyor. Ölenlerin eşleri öyle adam dışılar ki neredeyse öldürene ödül verecek duruma geliyorlar. Ancak adalet öyle ya da böyle yerini bulmak zorunda. Kimse kendi başına adalet dağıtamaz.
.
“Birini öldürmek için sevmek de bahane, nefret etmek de.” diyor yazar. Gerçekten de bir eylemi gerçekleştirme yargısına vardığınızda mutlaka bir nedeniniz olur. Bir yandan gitgide yaklaşılan katil, son anda yine kaçmayı başarır. Öte yandan bu kovalamaca beklemedikleri bir kanıta götürür onları. Bazen ileriye doğru değil, geriye doğru bakmanız, yeniden yorumlamanız gerekir. Geçmiş hep iz bırakır.
.
Ortadan yiten kanıtlar, olayı örtbas etmek isteyenler, eşlerinin ölümüne nasıl tepki vereceklerini bilemeyen kadınlar… Bir kadın başkomiser tüm bunları nasıl değerlendirecek peki? Suçluyu bulabilirse ona neler yapabileceğini kim öngörebilir? Polisiyeseverlerin ilgiyle okuyacağı bir betik.
.
Yazarın ilk göz ağrısı. Başarılı buldum. Belki kişilerin içsel anlatımları biraz daha güçlendirilebilirdi. Hızlı ilerleyen, bir çırpıda okunabilecek bir kıvamda. Yeni başkomiserimiz kutlu olsun. :)
.
Betikle esen kalın.